Tahran’ın Perşembe günkü hamlesine tepkisi, meydan okumadan Avrupa için sonuçlara ilişkin uyarılara kadar uzanıyordu.
Tahran, İran – Avrupa Parlamentosu’nun, bloğa İslam Devrim Muhafızları Kolordusu’nu (IRGC) “terörist” olarak adlandırmayı düşünmeye çağıran bir kararı onaylaması, üst düzey İranlı yetkililer ve komutanlar tarafından güçlü bir şekilde kınandı.
Perşembe günü, Avrupa Parlamentosu ezici bir çoğunlukla, Avrupa Birliği’ni İran’ın elit gücü ile onun paramiliter Basij ve Kudüs Gücü gibi yan kuruluşlarını “terörist” örgütler olarak tanımaya çağıran bir kararı onayladı.
İran hükümetinin Eylül ayından bu yana ülkede meydana gelen protestolara tepkisini, protestolarla bağlantılı infazları ve Rusya’ya insansız hava aracı satışlarını kınadı ve ayrıca Dini Lider Ayetullah Ali Hamaney, Devlet Başkanı İbrahim Raisi ve diğerlerine karşı yaptırımlar önerdi. IRGC bağlantılı vakıflar.
AB kararı uygulamakla yükümlü değil. Üst düzey AB siyasetçileri karara desteklerini dile getirirken, bunun Pazartesi günü blok tarafından onaylanması beklenen onlarca İranlı kişi ve kuruluşa yönelik yeni yaptırımlar arasında yer alması beklenmiyor.
Tahran’ın Perşembe günkü hamlesine tepkisi, meydan okumadan Avrupa için sonuçlara ilişkin uyarılara kadar uzanıyordu.
IRGC başkomutanı Hossein Salami, potansiyel bir yanıtı koordine etmek için Cumartesi günü erken saatlerde, eski bir Devrim Muhafızları komutanı olan meclis başkanı Mohammad Bagher Ghalibaf ile bir araya geldi.
IRGC, dışişleri bakanlığı ve milletvekillerinin de Pazar günü basına kapalı bir toplantı yapması bekleniyor.
Salami, “Kudüs Gücü ve şehit Süleymani başta olmak üzere Devrim Muhafızları’nın çabaları olmasaydı, Amerikalıların yarattığı terör volkanı Avrupalıları yutacak ve bugün Avrupa’da hakim olan güvenlik darmadağın olacaktı” dedi. 2020’de ABD’nin Irak’ta düzenlediği insansız hava aracı saldırısında öldürülen Kasım Süleymani’ye atıf.
Ghalibaf ve diğer milletvekilleri de Avrupa silahlı kuvvetlerini “terörist” olarak nitelendirmekle tehdit ettiler.
Avrupa Parlamentosu’nun önerisini destekleyen ABD, Devrim Muhafızları’nı kara listeye aldı.
İran dışişleri bakanlığı, ABD ve AB yaptırımlarına, çoğu Süleymani suikastıyla ilgili kendi yaptırımlarıyla yanıt verdi. Bakanlık, IRGC’yi “dünyanın en büyük terörle mücadele kurumu” olarak adlandırırken, İran müesses nizamının resmi bir kuruluşu olan gücün olası bir şekilde atanmasının Birleşmiş Milletler Şartı’nın ihlali anlamına geleceğini iddia etti.
‘Kendini vuruyor’
İran Dışişleri Bakanı Hossein Amirabdollahian Perşembe günü yaptığı bir telefon görüşmesinde AB’nin dış politika sorumlusu Josep Borrell’e hareketin “Avrupa’nın kendi ayağına kurşun sıkmak gibi olduğunu” söyledi.
İranlı kuruluşlar ve yetkililer tarafından yayınlanan açıklamaların birçoğu, Devrim Muhafızları’nın atanmasının, İran’daki “isyanlar” sırasında hedeflerine ulaşamayan Avrupalı politikacıların “çaresizliğe” işaret ettiğini söylüyor.
Bu, İranlı yetkililerin İran’ı istikrarsızlaştırmayı amaçlayan protestoların arkasında Batı’nın olduğu yönündeki tekrarlanan duruşuyla aynı çizgide, bu iddia reddedildi.
Bu arada, ABD’nin 2018’de tek taraflı olarak terk ettiği, İran’ın dünya güçleriyle 2015 nükleer anlaşmasını yeniden tesis etme müzakereleri de belirsizliğini koruyor.
Avrupalı siyasetçiler nükleer anlaşmayı İran’ın nükleer programını kontrol altına almak için geriye kalan tek geçerli seçenek olarak görmeye devam ediyor ve Avrupa Parlamentosu da bu hafta başlarında müzakerelerin sona erdiğini ilan eden bir önergeye karşı oy kullandı.
More Stories
Katil robotlar savaşın geleceği mi?
İsrail’in Naqab’da Filistinli Bedevi evlerine yönelik yıkım arttı
Çin’in yabancı şirketleri ulusal güvenlik baskınlarından sonra gergin